Translate

30 Aralık 2024 Pazartesi

Vahşi Bağlar (Bizi Birleştiren Bağlar #2) - Kitap Yorumu

 

***
Damarlarımda dolaşan yetenekle Draven Kampüsü’nde işleri tersine çevirmiştim.
Artık yeteneksiz, defolu ve istenmeyen biri değildim.
Bağlarımdan kaçmaya cüret ettiğim için diğer öğrencilerin itip kakmayı kendine hak gördüğü, kolay hedef hâline getirilen o kız değildim.
Ama beni bunlardan çok daha büyük problemler bekliyordu.
Kader beni Bağlarımın her birine giderek yaklaştırırken bense onlarla mesafemi korumak için canla başla mücadele ediyordum.
Gelgelelim onlar da beni ellerinde tutmak için büyük bir mücadele içindeydi.
Direniş’in içimize kadar sızdığı ortaya çıkmışken kime güvenebileceğimi bilmiyordum.
Yeteneğimi nihayet kontrol altına alabilecek miydim?
***

Ahlaki açıdan kendimi sorgulayarak okuduğum ilk kitaptan sonra kendimi daha fazla sorgulayarak ikinci kitabı bitirdim. İlk kitapta karakterleri görmüştük. Bu kitapta olaylar biraz ilerliyor.

Biraz diyorum çünkü pek bir ilerleme kaydedilmiyor. Daha çok kral-vezir oynanıyor gibi hissettim. Oleander, kral ve bağlarından oluşan 5 erkek de vezir. Kral ne derse vezirleri onu yapıyor ve bütün triplerine katlanıyorlar.

Bu seri reverse harem içeren bir seri. Bir kadın karakter ve ona bağlarla bağlanan 5 erkek karakterden oluşuyor. Karakterleri (Oleander dışında) HARİKA. Atlas, Gryphon, Gabriel, North ve hatta Nox bile harika (kendisine ısınmaya başladım :')). Sanki 2 dark romance erkeği, 2 tatlı romantik erkeği, 1 de askeri kurgudan erkek alıp birleştirilmiş gibi. Fav book boyfriendlerin toplanmış hali.

Kurgusunu olay açısından eksik bulmak ve Oleander'ın tavırlarının bana batmasının yanında bazı gelişmelerin de hemen sonuçlanması beni mutlu etmedi. Alakasız bir şekilde ansızın gelişti ve olup bitti.

Fakat genel olarak çabuk okunuyor ve hemen bitiyor. Okuması da keyifli. Ve sonu? İkidir heyecanlı sonla bitiyor, üçü merak ediyorum.

+18 yerler bulunuyor. Ve birkaç kere soru aldığım için belirtmek istiyorum, lgbt birey içeriyor.


"Bağlanmak listedeki en önemsiz mevzu. Ben bizi istemediğini sandım. Beni istemediğini sandım."


Bol kitaplı, çiçekli ve hayırlı günler!

Verdiğim puan: 4/5

Özgün Adı: Savage Bonds
Yazar: J. Bree
Yayınevi: Olimpos
Çeviren: Beril Tüccarbaşıoğlu Uğur
Sayfa Sayısı: 344

Serinin Kitapları:
1.) Kopuk Bağlar
2.) Vahşi Bağlar
3.) Blood Bonds
4.) Forced Bonds
5.) Tragic Bonds
6.) Unbroken Bonds

18 Aralık 2024 Çarşamba

Rosie ve Rüyaların Romeo'su (Beklenmedik Karşılaşmalar #3) - Kitap Yorumu

 

***
Biri umutlu diğeri umutsuz iki romantik -alışılmışın dışında da olsa- ilk görüşte aşkı bulur.

Rosie Whittaker ve kız kardeşi, Sevgililer Günü’nü bir spa merkezinde kendilerini şımartarak geçirecektir. Girdiği izolasyon tankının içinde kilitli kalmak tam da Rosie’nin başına gelecek türden bir olaydır. Neyse ki bu talihsiz inciyi yüksek teknoloji ürünü kabuğundan kurtarmaya kararlı, kahraman bir itfaiyeci imdadına yetişir. Rosie’nin ona dair bildiği tek şey rüya gibi bir sesi ve flörtöz bir espri anlayışı olduğudur.

Sakin ol Rosie. Belki de o beklediğin aşk sonunda seni buldu. Hayatın boyunca beklediğin adam sahiden bu kişi olabilir mi?
***

Sevgililer gününde Rosie ve kız kardeşi kendilerine spa keyfi yaşatmak istiyor. Ancak aksilikler Rosie'nin peşini burada da bırakmıyor. Bir çeşit teknolojik alet ile sorun yaşıyor ve imdadına itfaiyeci, güçlü bir kahraman yetişiyor.

"Birkaç yazar bir araya gelip sevgililer günü temalı minik hikayeler yazalım" fikri kimin başının altından çıktıysa onu alkışlamak istiyorum. Çünkü Sally Thorne'un yazım tarzıyla -kendisini epeydir okumayı ertelediğim için- başka türlü karşılaşmam çok zordu. Diğer kitaplarında da eğer bu kitapta olduğu gibi erkek karakterleri aşırı keyifli ve mizahı yüksek yazıyorsa ve kaçırmışsam çok üzüleceğim.

Çünkü bu kitapta oluşturduğu erkek karaktere bayıldım. Hayat dolu, enerjik ve konuşkan biriydi. Kendisini okumak modumu yükseltti. İtfaiyeci olmasıyla benden ekstradan artı puan da kazanmış olabilir ;)

Ama aynısını kadın karakter için söyleyemeyeceğim. Rosie'nin kitap boyunca kendisini küçümseyip durmasına çok üzüldüm. Bu 56 sayfalık -:(- kendini yerme olayı hiç sağlıklı gelmedi. Keşke biraz kendisiyle barışık olsaydı :')

Bütün oylar itfaiyeci kahramanımıza!!

+18 yeri yok. Seri birbirinden bağımsız.


"Koca Bey, seni o kadar uzun zamandır bekliyorduk ki anlatamam."


Bol kitaplı, çiçekli ve hayırlı günler!

Verdiğim puan: 4/5

Özgün Adı: Rosie and the Dreamboat
Yazar: Sally Thorne
Yayınevi: Olimpos
Çeviren: Meryem Bülbül
Sayfa Sayısı: 56

Serinin Kitapları:
1.) Kuralın İstisnası
2.) Dünyanın En Kötü Ekürisi
3.) Rosie ve Rüyaların Romeo'su
4.) Tatlı Bir Kaza
5.) Aşk ve Şans Oyunu
6.) Sevgililer Günü Masalı

15 Aralık 2024 Pazar

Deri Ustası ve Çayır Kuşu (Mahveden Aşklar #2) - Kitap Yorumu

 

***
Deri ustası ve kiralık katil Lachlan Kane, deri atölyesinde sessiz bir yaşam sürmek ve travmatik geçmişini unutmak ister. Ancak patronunun en önemli müşterisi için aldığı işi berbat edince yeraltı dünyasından asla kurtulamayacağını anlar; ta ki müzisyen Lark Montague, namıdiğer Çayır Kuşu ona bir teklifle gelene kadar. Ancak bir şartı vardır: Özgürlüğü karşılığında Lachlan’ın onunla evlenmesi.

Lark ise her ne kadar Lachlan’dan nefret etse de ailesiyle en iyi arkadaşının mutluluğu tehlikedeyken, bu evliliği gerçekleştirip sürdürmeye kararlıdır. Fakat ışıltılı dünyasının ardında sırları olan Lark’ın bu sözde evlilikte göz önünde bulundurmadığı bir şey vardır: Lachlan’ın baştan çıkarıcılığı ve sahipleniciliği. Karanlık bir dünyada gezinirken bu ikilinin sahte evliliği gerçek bir evlilik gibi olmaya başlar.

Ancak Deri Ustası & Çayır Kuşu’nun hesaba katmadığı bir şey vardır: Kapılarının önünde gizlenen geçmişten gelen bir düşman. Ve bu düşman ne pahasına olursa olsun kan dökmeye kararlıdır.
***

Serinin ikinci kitabında Kane kardeşlerin ağabeyi Lachlan Kane'i okuyoruz. Kendisi tatlı deri hobisine karşın korkutucu bir kiralık katil. Patronunun aldığı işleri yerine getiren Lachlan, içinde bulunduğu tehlikeli ortamdan kurtulmanın yolunu arar... pek hoş bir tanışma yaşamadığı yeni müşterisi Lark'a kadar. Lark, Lachlan'a bir anlaşma önerir: Özgürlüğü karşılığında onunla evlenmesi.

Serinin ikinci kitabında da ilk kitaptaki kadar fazla olmasa da cinayetler bulunuyor (dikkat! smoothie zevkiniz mahvolabilir). Midem bulana bulana okuyor olmama rağmen 2 katilin aşkını okumak ilginç bir deneyim. Bu türü seviyorum.

Yeni başlayan dark romance bağımlılığıma bu seri yeni bir heyecan getiriyor. Kan + Komedi + Birkaç gözyaşı + Aşk. Bu kitabın özeti.

İlk kitap, zaman atlamaları olmasaydı benim için 5/5'lik bir kitaptı. Yaşasın ki bu kitapta zaman atlamaları olmadı. Böylece kurgusu daha derin ve anlamlı ilerledi.

Lachlan'ı ÇOK sevdim. Şapşal biri. Dinlediği sesli kitabı açık unutacak kadar şapşal biri. Ama aynı zamanda derilerle uğraşan gözlüklü, tatlı bir adam gibi görünüp kiralık katil olan biri -ALEV-.

Aynı şekilde Lark da görünürde müzisyen fakat arka planda kiralık katil. Seride karakterlerin farklı yüzlerinin olması çok iyi. İlk kitapta da Rowan, şef ama kiralık bir katildi -erimek-. Rowan demişken kendisini ve Sloane'u tekrardan görmek çok tatlıydı ya özlemişim onları.

Karakterleri, kendisine bağlayan ve hayatında (istemesen de) yer edinen; kurgusu çok dolu ve yoğun bir kitaptı. Ufak ayrıntıları sanki atlanmış gibi gelse de ben sevdim... bonus bölüm dışında. Yani, wtf!? Çok garip ve ilginç bir bölümdü gvfhgfd

Bir yandan son kardeşi okumak için sabırsızlanıyorum, diğer yandan seri biteceği için üzülüyorum...

+18 yerler, şiddet sahneleri ve tetikleyici unsurlar barındırıyor.


"Lark Montague'nun sadece 'intikamcı bir yanı' yoktur. Lark intikam fikrini alır, ışıl ışıl bir intikam geçit törenine dönüştürür."


Bol kitaplı, çiçekli ve hayırlı günler!

Verdiğim puan: 5/5

Özgün Adı: Leather & Lark
Yazar: Brynne Weaver
Yayınevi: Juno Kitap
Çeviren: Belgin Selen Haktanır
Sayfa Sayısı: 400

Serinin Kitapları:
1.) Cellat ve Karakuş
2.) Deri Ustası ve Çayır Kuşu
3.) Tırpan & Serçe

10 Aralık 2024 Salı

Dünyanın En Kötü Ekürisi (Beklenmedik Karşılaşmalar #2) - Kitap Yorumu

 

***
İki insan hiç yüz yüze görüşmeden birbirlerine aşık olabilirler mi? Peki kader devreye girerse?

Holly, bir yandan büyükannesinin yaklaşan ölümüyle başa çıkmaya çalışırken diğer yandan da hala yaşadığı kötü ayrılığın acısını çekmektedir. Sonra beklenmedik bir sürpriz yaşanır; ve arabasının ön camında bir Sevgililer Günü kartı bulur. Gerçi sonradan anlar ki bu kart ona yazılmamıştır. Yine de bu gülümseten hata kısa süre sonra isimsiz notlarla, küçük iyiliklerle iki yabancı arasında filizlenen bir sevgiye ve tatlı bir iletişime dönüşür.

Peki ya içlerinden biri diğerine veda etmek zorunda kaldığında ne olacak?
***

Bu seferki hikayemize Holly'nin arabasının ön camında Sevgililer Günü kartı bulmasıyla başlıyoruz. Holly, bu kartın kendisine gelmediğini fark ederek yanıt olarak bir not yazıyor ve kartı bırakan yabancıyla notlaşmaya başlıyorlar.

Neva Altaj'dan sonra yeni bağımlılığımı buldum sanırım. Seri o kadar güzel ki. Şimdilik 2/2 gidiyor.

Okurken içim kıpır kıpır oldu. Sanki Holly ve John'un yerinde ben varmışım gibi heyecanlandım.

Kurgusu güzel. Bu kitapta minik bir nüans getirilmiş, küçücük dramı bulunuyor. Dramdan normalde pek hoşlanmıyorum, olaylara çok içim gidiyor. Dolayısıyla bu minik dram kısmında bile mahvoldum ama yıkılmadım, şöyle güldüm ➜ :')

Karakterleri tatlı. Her şeyi çok yerinde. Kısacık bir kitap (64) olduğu için çok bir derinlik beklememek lazım. Sonu biraz açık uçlu bitirilmiş. Yerinde ve tatlı. İstediğim romantik heyecanı aldığım için mutluyum (he he he).

+18 yeri yok. Seri birbirinden bağımsız.


"Bir keresinde birinden hoşlanıp hoşlanmadığımıza sadece birkaç dakika içinde karar verdiğimizi duymuştum. İlk izlenimimizin genellikle doğru olduğunu."


Bol kitaplı, çiçekli ve hayırlı günler!

Verdiğim puan: 5/5

Özgün Adı: Worst Wingman Ever
Yazar: Abby Jimenez
Yayınevi: Olimpos
Çeviren: Meryem Bülbül
Sayfa Sayısı: 64

Serinin Kitapları:
1.) Kuralın İstisnası
2.) Dünyanın En Kötü Ekürisi
3.) Rosie ve Rüyaların Romeo'su
4.) Tatlı Bir Kaza
5.) Aşk ve Şans Oyunu
6.) Sevgililer Günü Masalı

7 Aralık 2024 Cumartesi

Luka'yı Bulmak (Clecanian #2) - Kitap Yorumu


***
Clecanialıların düşük doğum oranına bir tedavi bulmayı uman Luka, tüm hayatını doğurganlık üzerine araştırmalar yaparak geçirmişti. Çalıştığı yıllar boyunca çok az bir ilerleme kaydedebilmişti, bu yüzden uyumlu türleri gezegenlerinden kaçırmaya yönelik şeytani bir plan olduğunu öğrenince öfkeden deliye dönmüştü. Ancak keşfettiklerini hiç kimseye anlatamadan yakalanmış, uyuşturulmuş ve bir hücreye atılmıştı.

Sonunda hayatını düzene soktuğunu düşünen Alice, sürüngenimsi bazı yaratıklar tarafından gezegeninden kaçırılmıştı. Üstelik sonrasında bir tür üreme deneyi için ateşli ve dengesiz bir uzaylıyla aynı hücreye kapatılmıştı. Geçen her yeni günle birlikte kalbine söz geçirmek onun için zorlaşıyordu, Luka’yla bu karanlık hücre dışında nasıl bir hayatları olabileceğini düşünmeden edemiyordu.

Kurtulduktan sonra belirsiz ilişkileri bu gezegende hayatta kalabilecek miydi?
Alice’in bildiği tek şey, hayatının bir daha asla eskisi gibi olmayacağıydı.
***

Serinin ikinci kitabında Dünya'dan kaçırılan bir grup kadın arasında bulunan Alice'i okuyoruz. Alice, uyandığında daha ne olduğunu anlamadan kendini bir tesiste, bir çeşit deneyin içinde buluyor. Üstelik yalnız değil. Aynı hücreye kapatıldığı kendinden geçmiş (yakışıklı) uzaylı da onunla aynı kaderi paylaşıyor.

Uzaylı romantizmine (hiçbir zaman legal bir sevda gibi gelmese de) bayılıyorum. Bu tür benim güvenli alanım. Her çeşit kurgusunu bıkmadan ve eğlenerek okuyabilirim.

Kitapta bahsi geçen Luka, inanılmaz tatlı bir adam (yani uzaylı). Kendisini pek belli etmeyen, sert ve güçlü görünen ama içinde sevgi pıtırcığı yatan bir bilim insanı (uzaylısı). Tatlı Luka'nın sıradan yeşil uzaylılara taş çıkartan zekası ve romantik fikirlerine vuruldum. Kendisi aynı zamanda ilk kitapta gördüğümüz Theo'nun kardeşiiii. Alice ise Theo'nun eşi Jade ile aynı kaderi paylaşan bir insan. Merhametli ve savaşçı ruhuna bayıldım.

Kurgu açısından hareketli bir kitap. Fazla hareketli. Açıkçası bu beni rahatsız etti. Bazı yerlerin biraz daha sakin geçmesini ve Luka ile Alice sahnelerinin biraz daha detaylı olmasını isterdim. Bir kitapta ilk aradığım şey romantik kısımlar olduğu için inanılmaz büyük bir eksiklikti benim için.

Bu seriyi seviyorum. Karakterlerini seviyorum. Güldürüyor da. Özellikle Theo ve Jade arasında geçen konuşmalar çok iyiydi (BURADA VARLAR). Ama keşke biraz daha detaylı veya uzun yazılsa...

+18 yerler bulunuyor.


"Senin hakkında pek bir şey bilmiyor olabilirim ama ruhum seninkini tanıyor."


Bol kitaplı, çiçekli ve hayırlı günler!
 
Verdiğim puan: 4/5

Özgün Adı: Freeing Luka
Yazar: Victoria Aveline
Yayınevi: Pukka
Çeviren: Tuğba Oğmaç
Sayfa Sayısı: 336

Serinin Kitapları:
1.) Theo'yu Seçmek
2.) Luka'yı Bulmak
3.) Saving Verakko
4.) Tempting Auzed
5.) Using Fejo
6.) Resisting Maxu
7.) Ruling Sikthand

1 Aralık 2024 Pazar

Kuralın İstisnası (Beklenmedik Karşılaşmalar #1) - Kitap Yorumu

 

***
14 Şubat’ta yanlış adrese gönderilen bir e-posta, beklenmedik bir aşkın kapısını aralar. Bir yazım hatası sonucu tesadüfen yolları kesişen bir kadın ve bir erkek, zamanla birbirlerinin Sevgililer Günü’nü kutlamayı dostça bir geleneğe dönüştürür. Tabii bazı kurallar çerçevesinde. Fotoğraf yok, gerçek isim kullanmak yok, fazla kişisel konulara girmek yok.

Yıllar geçtikçe bu e-posta, "randevularının" kuralları yavaş yavaş gevşer ve kendilerini umduklarından çok daha fazlasını paylaşırken bulurlar. Buna en sonunda cesaret ettikleri: "Yüz yüze tanışsak nasıl olur?" sorusu da dahil.
***

O KADAR TATLI BİR HİKAYEYDİ Kİ! Karakterlerin isimlerini büyüsü bozulmasın diye vermiyorum. O yüzden kadına T, adama C diyorum.

C (erkek), bir yazım hatası yapıyor ve yanlışlıkla öğretmeni yerine T'ye mail gönderiyor. T, durumu anlıyor ve açıklayıcı bir maille cevap veriyor. Birbirlerine 14 Şubat günü mail attıklarını fark etmelerinin ardından her yıl birbirlerinin Sevgililer Günü'nü kutlama yarışına giriyorlar. Arada kurdukları mini iletişimin temel kuralı: özel bilgilere yer vermemek.

Kitabın neredeyse yarısına kadar mailleri okuyoruz. Bir kitapta en sevdiğim olay mesajlaşmaları okumak olduğu için BAYILDIM (aslında genel olarak mesaj okumayı severim -utanmak-, metrolarda mesajlarınızı saklayın).

İkisi de o kadar tatlı insanlar ki. Maillerini okumak çok güzeldi. Ardından yaşanan olaylar ise ayrı bir güzeldi. İçimi kıpır kıpır yaptı ya tam kocaman sırıtmalık, rs düşmanı bir kitap. +18 yer de yok. Taptatlı bir şey.

Serinin amacı kısa ve tatlı 14 Şubat hikayelerinin yazılması olmasına rağmen keşke daha uzun olsaydı, tadı damağımda kaldı. Ali Hazelwood okumayı seviyorsanız, bence bunu da seversiniz.

Ayrıca yazarın enerjisini sevdiğim için çevrilmiş kitabı olup olmadığına baktım. Son zamanlarda kendisine ait bir sürü kitap çevrilmiş, üstelik okuduğum Josh ve Hazel’ın Sevgili Olmama Rehberi de ona aitmiş (benim ayıbım -ağlamak-). Radarıma takıldı!


"Hiç tanımadığın biri için bir şeyler hissettiğin oldu mu? Sanki o kişi senin güvenli limanınmış gibi ve kim bilir, belki bir gün daha fazlası olabilirmiş gibi?"


Bol kitaplı, çiçekli ve hayırlı günler!

Verdiğim puan: 5/5

Özgün Adı: The Exception to the Rule
Yazar: Christina Lauren
Yayınevi: Olimpos
Çeviren: Meryem Bülbül
Sayfa Sayısı: 112

Serinin Kitapları:
1.) Kuralın İstisnası
2.) Dünyanın En Kötü Ekürisi
3.) Rosie ve Rüyaların Romeo'su
4.) Tatlı Bir Kaza
5.) Aşk ve Şans Oyunu
6.) Sevgililer Günü Masalı

Adeline’ın Peşinde (Kedi ve Fare #1) - Kitap Yorumu

*** MANİPÜLATÖR Bana izin veren herkesin duygularını manipüle edebilirim. Canını yakar, seni ağlatır, gülmene ve iç çekmene sebep olurum. Am...