Translate

14 Şubat 2025 Cuma

Ölü Topraklar (Yabani Topraklar #3) - Kitap Yorumu

 

***
Nam salmış isyancı grup Povstat tarafından kaçırıldıktan sonra Brexley, aralarındaki ilişkinin tahmin edebileceğinden daha eskiye dayandığını öğrenir. Eski tanıdıkları ve hiç tanımadığı amcasıyla bir araya gelen Brexley; hem insan hem de peri liderlerinin iktidara geçmek için her şeyi yapabilecekleri acımasız bir siyaset dünyasının içine düşer. Buradaki tehlikeli birliktelikler ve kusursuz entrikalar, Halálház’da kurtulduğu tüm oyunlardan çok daha tehlikeli ve acımasızdır.

Sanki hayatı yeterince karmaşık değilmiş gibi, kötü şöhretli efsaneyle olan ilişkisi de giderek güçlenmektedir. Warwick ile arasındaki bağı çözmeye çalıştıkça, bu bağ her ikisini de daha sıkı sarararak onları yaşamla ölüm arasında, acımasız tutku ve öfkenin çarpıştığı bir dünyaya sürükler. 

Nektar adı verilen büyülü bir maddenin fısıltıları yükselmeye başladığında, Brexley’nin peri kitabıyla olan garip bağı onu beklenmedik bir yolculuğa, aradığı cevaplara yaklaştıran bir yolculuğa çıkarır. 

Ancak kapıyı açtığı anda, geçmişindeki tüm sırlar ve yalanlar ortaya dökülür.

Yüzleşmeye hazır olmadığı gerçekler…
ve derinden yaralayan ihanetler.
***

Serinin üçüncü kitabında ikinci kitaptan farklı olmayarak yine bir şeyleri araştırıyoruz, hâlâ keşfetmeye çalışıyoruz.

Serinin dünyası inanılmaz güzel. Karanlık bir havası var, zaten dark fantastik. Karakterleri (özellikle warwick ve ash) çok iyi... Brexley dışında. Kendisiyle olan husumetim hız kesmeden devam ediyor. Keşke her erkeği öperek şansını denemesen ve biraz da olsa toy davranmayıp içindeki kraliçeyi, asaleti göstersen.

Warwick ise var ya VEOOĞĞVV. Çok iyi ya. Seriye devam ettiysem sırf bu adam için devam ettim. Kendisini ne zaman kurguda görsem gözümün önünde Chris Hemsworth canlanıyor, ama uzun saçlı Thor hali (ve siyah saçlı olarak). Warwick'in karizması o kadar iyi ki. Brexley'i ne kadar sevemesem de inanılmaz yakışıyorlar... aralarındaki anlaşmazlıkları çözdükleri zaman tabii ki. Ve bu olay beni süründürüyor.

Bu sürünmeyi en son neredeyse 1,5 sene önce Bana Dokunma Serisi'nde (sevgilertaherehmafi) yaşamıştım, düzelecek ve her şey mükemmel olacak hayaliyle seriyi bitirdim (son novella dışında). Bendeki de ne inat... Şu an aynı durumu bu seride yaşıyorum.

Israrla Brexley ve Warwick'in slow gelişen aşklarının peşine düştüm (slowun slowu). Ama konu sadece aşkları değil, aynı zamanda bir gelişme olmayan kurgu. Bir çeşit bağımlılık oluşturuyor yalan değil, okudukça okuyasım geliyor. Sanırım toksik bir ilişkimiz var.

2,5/5 romantiği olan, argolu ve karanlık evreni bulunan maceralı bir fantastik arıyorsanız bir seçenek olabilir.

+18 yerler, şiddet sahneleri ve hoş örnek olmayacak olaylar barındırıyor. Ve birkaç kere soru aldığım için belirtmek istiyorum, lgbt birey içeriyor.


"Ben de tek ucubenin kendim olduğunu sanıyordum, prenses."


Bol kitaplı, çiçekli ve hayırlı günler!


Verdiğim puan: 3,5/5

Özgün Adı: Dead Lands
Yazar: Stacey Marie Brown
Yayınevi: Ren Kitap
Çeviren: Mehir Kalmış
Sayfa Sayısı: 424

Serinin Kitapları:
1.) Yabani Topraklar
2.) Vahşi Topraklar
3.) Ölü Topraklar
4.) Bad Lands
5.) Blood Lands
6.) Shadow Lands
7.) Land of Ashes
8.) Land of Monsters

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Adeline’ın Peşinde (Kedi ve Fare #1) - Kitap Yorumu

*** MANİPÜLATÖR Bana izin veren herkesin duygularını manipüle edebilirim. Canını yakar, seni ağlatır, gülmene ve iç çekmene sebep olurum. Am...